10 Mart 2014 Pazartesi

SER MİMAR SİNAN'A


bülent durgun Üsküdar Yapım ın Kurucusu Bülent Durgun ile Özel Röportaj
 


Ayasofya Camii; Bizans İmparatoru I. Jüstinyen tarafından bazilika planlı bir patrik katedraldi, ancak onu bu haliyle kabullenmek olmazdı.

1453 yılında İstanbul'un Türkler tarafından alınmasının ardından, Fatih Sultan Mehmet tarafından camiye dönüştürüldü.

Sonrasında yıllar insanlara galip geldi...



kanuni Sultan Süleyman için yıkılması gereken bir taş bileşiminden başka bir şey ifade etmiyordu. Zira dini yapılar tabanında Hristiyanlığı esas almıştı.

Bu düşünceler sultanın aklını çelmişken, bir gün Ser Mimar Sinan kafalarıyla çıka geldi Padişahın huzuruna.  Ayasofya yenilenmeliydi. Heybetine heybet katılmalıydı.

Padişah Süleyman, düşündü. Dedesi zamanında camiye çevirmişti katedral ancak, yapımında jüstinyen emrinde Hristiyanlar çalışmıştı. Yani bu yapı;iman yoksunu gavur teri ile ortaya çıkmıştı nezlinde.

Uzun uzun düşünceler.... Mimar Sinan'ın günümüz dilinde restorasyon ısrarı... Kadıların birbiriyle çelişen mektupları. Ulakların mektup tesliminde enselerinde biriken korku teri.

Gönlü yoktu padişahın. Olmasa mıydı? Sonuçta imanla yapılmamış derdi ısrarla. Ne var ki tarafsızlık arasında Sinan tarafında yer aldı Hünkar. Emr-u Ferman Yüce Padişahındı artık.

Sinan hazırlıklara başladı. Aslında projeler hazırdı da halk hazır değildi.  Kimi bunun dinen caiz olmayacağını söyledi, kimi husumetlere bir çağrı olarak gördü, kimi ise görmezden geldi.

Ayasofya camii bu dönemde  etrafı tamamen istila edilmiş iki katlı tahta evlerle çevrilmişti. Çarpık kentleşmenin atası mı? ima yapılmaz ancak yıkım anında bir ayaklanma olursa, Sinan'ın kellesi gidebilirdi.

Kaçak yapılar bir bir yıkıldı. Halk ayaklanır gibi oldu ancak ihya eden para vardı padişahta. Gel gelelim şimdiki toki’nin temelleri atılmıştı Süleyman zamanında.

Ne halk mağdur edildi ne de Ser Mimar’ın başı kesildi.

ELİF ŞAFAK'A TEŞEKKÜRLER

Yazardan Not: Yazı başında yer alan fotoğraf Harem-i Humayum'da çekilmiş olup, Haseki Hürrem Sultanın o dönemdeki makam aracıdır.

Yazardan Not: Elif ŞAFAK ESİN KATKISINDA BULUNMUŞTUR.
Mehmet ŞAHİN
Editör: Ahmet TÜRK

www.turistcenneti.com